Kayıtlar

Kelebek

Resim
Bi program seyrediyordum. Bir yorum: "Kelebeklerin ömrü 1 günmüş ama kelebekler ömür boyu mutlu yaşarmış." Uzun konuşmalar, yorumlar, cümleler; fonksiyon itibariyle, genelde kısalardan zayıftır. O yüzden ben de kısa kesiyorum.

Artık Yok

Resim
Geçenlerde kardeşim ısrarla söyleyince farkettim. Tam 17 senedir her eylülde bizi saran okul telaşı artık yoktu. İkimiz de fakülteden mezun olmuştuk. Tuhaf bir durum. Her ne kadar bazen özlesem de artık bittiğine seviniyorum. Tabi çok geçmeden bir iş bulabilirsem sevincim tamamlanacak. İşsiz beklemek kadar kötü bir şey olmasa gerek.

Martin Luther - Bir Rüyam Var (I have a Dream)

Resim
Batı kültürü farklılarla barışık değildir. Halen siyah zülmünü haberlerde görebiliyoruz, kendimizi kandırmayalım. Bu anlayışlarını diğer kültürlere de bulaştırıp kendilerine fayda sağlamak istiyorlar. Yeni "zenci"ler üretiyorlar. Yeni kavgalar... Bunun illa bir program dahilinde yapılmasına gerek yok. Sürekli toplama, tüketme hırsının doğal sonucudur bu. * Martin Luther King 15 Ocak 1929'da ABD'nin Atlanta şehrinde dünyaya geldi. Kısa süren yaşamı boyunca zorlukları, acıları ve başarıları birlikte yaşadı. 25 defa tutuklandı, 4 kez suikasta uğradı, 1963'de Times dergisi tarafından yılın adamı seçildi, 5 adet onur ödülüyle mükâfatlandırıldı. Sözleri ve şiddet içermeyen mücadele yöntemi sadece siyahlar için değil, tüm sömürülen ve ezilen toplumlar için bir model oldu. 35 yaşında özgürlük mücadelesi bayraktarlığının bir simgesi olarak, Nobel ödülü kazandı ve yaklaşık 54,123 dolarlık ödülü kabul etmeyerek, insan hakları örgütlerine bağışladı. 1948 yılında li

Animatör ve Animasyon Kapışması

Ünlü kapışmanın 2. bölümü de varmış. Yeni öğrendiğim için ilkiyle birlikte paylaşmak istedim. İlk bölüm, sadece deviantart'ta yaklaşık 6 milyon kez izlendi (şimdilik). Pişman olmayacaksınız. Animator vs. Animation Animator vs. Animation by * alanbecker on deviant ART Animator vs. Animation 2 Animator vs. Animation II by * alanbecker on deviant ART

Algılayış Biçimi

Resim
(1 Mayıs 2007) İnsanın eşyaya bakış açısı, kendisini mülkiyetin "mutlak sahibi" gibi görmesi; iktidarı kullanmaktan tabiat kaynaklarından faydalanmaya, nefes almaktan/alabilmekten sevgi duymaya kadar her şeyi ama her şeyi bir sermaye şeklinde idrak etmesi ve bu durumun yaygın, etkin bir hâle gelmesi sonucunda tabii olarak sömürgecilik, kölecilik, soykırımlar, katliamlar, iç karışıklıklar, açlık, fakirlik gibi binlerce çeşit sorun ortaya çıkmış ve hepsinden önemlisi dünya/tabiat, bu mutlak mülkiyet anlayışı sonucu hayal edilemeyecek düzeyde tahrip edilmiş, yok olmaya başlamıştır. Bu durumda hiç bir anlaşma, protokol, karar vb. bu gidişatı değiştiremeyecektir. Gerekli olan, hâlâ nefes alınabiliyorken, bu algılamanın değişmesidir. Yani hiç bir şeyin aslında bize "ait" olmadığının farkına varılması ve başkasının malı nasıl kullanılıyorsa her şeyin öyle "kullanılması".

Büyümemizi İstemiyorlar!

Resim
(30 Mart 2007) Birileri büyümemizi istemiyor. Bize sürekli ergenlik kültürünü pompalıyorlar. Çünkü eğer "büyürsek" zulüm çarklarına, yalan sistemlerine çomak sokabiliriz. En çok korktukları şey bu. Kabusları bu. Bu yüzden genç-yaşlı herkese hazza dayalı hormonal bir hayatı dayatıyor veya buna özendiriyorlar, ellerindeki bütün araçlarla. Aslında özendirmekle dayatmak arasındaki farkın da bir önemi kalmıyor. Hedefsiz, amaçsız, şahsiyetsiz, hissiz, duyarsız, haz için yaşayan yaratıklara benziyoruz veya benzemeye başlıyoruz. Tüm dünyayı bu yaratıklarla doldurmak için gösterilen çaba muazzam. "Topraktan değil sanki betondan yaratılmış modern insan" ve bu yüzden bitmiyor sorunları. Sürekli yönlendirilmenin verdiği büyüyememe hastalığı yüzünden olsa gerek, kendisini sadece terapi merkezlerinde, para karşılığı dinletebiliyor. Zira insanın sözünün dinlenmesi bir olgunluk esamesidir. Olgunluk ise bu haz sisteminin en büyük düşmanı. Etrafınıza bakıp da 40-50 yaşl

Rastgele

Değerlendirenler

Kim terörist?

Kim terörist?

Misafirler