Kayıtlar

Şiir etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Sone 66

Resim
Vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,  Değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez. Değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,  Değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz,  Değil mi ki ayaklar altında insan onuru,  O kızoğlan kız erdem dağlara kaldırılmış,  Ezilmiş, hor görülmüş el emeği, göz nuru,  Ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş,  Değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın,  Değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene,  Doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın,  Değil mi ki kötüler kadı olmuş Yemen' e  Vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,  Seni yalnız komak var, o koyuyor adama. William Shakespeare Çeviren: Can Yücel

Yunus Emre ve Erte Namazı

Resim
Tasavvuf, vahdet-i vücûd düşüncesi veya fenafillah/ene'l-hak "mertebesi"... Tekke ve zaviyelerin devlet gücüyle kapatılmasının bile istisnasını teşkil eden bazı zümreler... Yakın olduğum cenahtaki uzak olduğum rasyonalist radikallerin aklına ilk olarak bunlar gelecek ve haklı bir önyargıyla yaklaşacaklar biliyorum ama sorun değil. Biraz -sadece biraz- farklı bir açıdan bakmaya çalışacağım büyük şair Yunus Emre'ye. Çok fazla zülf-ü yâre dokunmadan sadece birkaç şiiri üzerinden ufak bir değerlendirme yapmak istiyorum. Kimilerimizin yaptığı gibi yerin dibine geçirerek değil, ama yine kimilerimizin yaptığı gibi göğe çıkararak da değil...  Özellikle lise yıllarımda dikkatimi çeken bir konu vardı. Umarım hâlen aynı değildir. Din ile oldukça mesafeli öğretmenlerim nedense tasavvuf düsturlarını ve şairlerini çok seviyor ve onlardan örnekler veriyorlar, özellikle de edebiyat öğretmenlerimiz bu şairler ve onların şiirleri için yanıp tutuşuyorlardı. Bu sadece, dindar

Ömür Kervanı

Resim
Aşık Veysel bir kaydında "en son şiirim" olarak nitelendiriyor "Ömür Kervanı"nı. İsmi o mu verdi bilmiyorum ama her yerde bu isimle anılıyor ve önden uyarayım, haddinden fazla hüzünlü bir kayıt.  Sivaslı bir abim rahmetliyi hatırlıyor: "Kirli şapkasıyla kahveleri gezen upuzun bir adamdı, dilencilik yapardı" diyor, hafif küçümseyerek. Veysel'i şiirleriyle tanıdığım için dilenciliği beni rahatsız etmiyor. Zira dışarıdan "dilencilik" olarak görünen şey, sanata değer vermenin bir çeşidiydi ve tüm ülkede âşıklar bu şekilde geçimlerini sağlıyordu. Esasen bu halen de böyledir. Âşıklar sazlarıyla meclisleri dolaşır, eserlerini icra eder ve geçimliklerini toplarlar. Hepimiz böyle yapmıyor muyuz? Az önce bahsettiğim ses kaydını ve metin halini aşağıya bırakıyorum. Boğazında düğümlenen kelimeleriyle yüreğimize tercüman olsun... Şatafatlı cümlelerimizin tarif edemeyeceği duyguları, yüzlerce yıllık kültürümüzle yoğrulmuş saf şiiri ile yaşatsın b

Bir varmış bir yokmuş

Yokmuşsun gibi davranmıyorum Hiç davranmadım Varmışsın gibi davranıyordum Onu bıraktım.

Hiç...

Bu gece tam 23 tane midye yedim. Sayıya takılma. Mevzu şu ki hiç aklıma gelmedin. 17.03.2017

Yunus'tan

Resim
Gerekmez dünyayı bize, çünkü bâki bünyâd değil Bir kul bin de yaşar ise ölünce bir saat değil Ey yârenler ey kardeşler korkarım ben ölem deyi Öldüğüme kayırmazam, ettiğimi bulam deyi Bir gün görünür gözüme, aybım vuralar yüzüme Endişeden del'olmuşum, nidem ben ne kılam deyi Eğer gerçek kul imişsem, ona kulluk kıla idim Ağlayaydım bu dünyada, yarın onda gülem deyi Hemin geldim bu dünyaya, nefsime kulluk eyleyi İyi amel işlemedim, azaptan kurtulam deyi Ey bîçare miskin Yunus, günahım çok neyleyeyim Sığındım ol Allah'ıma, dedi hem afvedem deyi

Alıntı

Resim
Mutlu e dem eyeceksen, meşgul de etmeyeceksin. Özdemir Asaf ( Alıntıdır, tüm alınanlara...)

Aşk derdi...

'Işk derdinin devâsı kabil-i dermân değil Terk-i cân derler bu derdin mu'teber dermânına Fuzûlî (Leylî vü Mecnûn'dan)

Kim?

Resim
Söyleyin, söyleyin kim anlar dilimden Kim alır yarı yolda kalmış selamımı... 2008 KPSS'de Türkçe bölümünde çıkan bir sorudan. 

Değilsin...

Gülümsüyorsam, Üstüne alınma, Bil ki sebebi sen değilsin, Gülümsüyorsam, Üstüne alınma, Hâlâ umudum var demektir. Gülümsüyorsam, Bil ki gerçek değildir...

Bir dize...

Her yer şuracıkta, her yer yakın Gel gör ki uzaklık büyümede yüreklerde... 2008 KPSS'de Türkçe bölümünde çıkan bir sorudan. 

Bir dize...

Dallarda incecik bir ışık kaldı sevgiden, Hem güneş, hem ay, hem yıldızlar ağladı... 2008 KPSS'de Türkçe bölümünde çıkan bir sorudan. 

Peygamber...

Resim
Gülümseyen bir çehre ama kederli Saygılı ama dimdik Mütevazı ama vakarlı Yorgun ama kararlı Bitkin ama mücadeleci Mutlu ama sakin Mutsuz ama ümitli Sessiz ama çığlık çığlığa Öfkeli ama müşfik Sevinçli ama mutedil Ağlayan ama sessiz Sahipli ama kimsesiz Gözü yaşlı ama içli Zayıf ama güçlü Kral ama taçsız Mağdur ama suçsuz Önder ama yurtsuz Yürüyen ama koşar adım Herkesle ama yalnız Yalnız ama herkesle Övgü dolu ama sitemkar Sade ama içten Fakir ama zengin Zengin ama yoksul Hükümdar ama halk Birisi ama baştacı Darda ama bölüşen Zorda ama yetişen Bağışlanmış ama af dileyen Güvende ama tedbirli Korunmuş ama temkinli Kudretli ama dertli Yaralı ama doktor Muhalif ama dosttur Müeddip ama zarif Meskün ama garip Muhacir ama fatih Mükedder ama mutlu Soylu ama kutlu Beşer ama seçkin Mübelliğ ama yetkin Muzaffer ama kuşkusuz Hatalı ama kusursuz Mustakim ama makbul PEYGAMBER AMA KUL. Prof. Dr. Ali Akyüz "Yaşayan Kuran Hazr

Yapar mısın?

Havaya bir taş atsam ve taş havada kalsa, Yukarıya çıkar da taşı indirir misin? Dışıma kar yağerken içim ateşte yansa Rahatını bırakır, gelir söndürür müsün? A. Karakoç

Hüsrân

Resim
Âkif okumak başka bir şey... Zaten Safahat sadece bir şiir kitabı değil. Merhumun sanata vakti olmadı hiç, yani cümlelerini süslemeye... Davaya hizmetti tüm şiirleri, İslam davasına... O kısıtlı vakitler de bile yine de büyük bir şair olduğunu gösterebilmiştir. Bu ülkenin insanları bu ülkenin tarihini bir de onun şiirlerinden okumalı. Aşağıdaki şiir bu coşkun şairin Mısır hayatında yazdığı en hüzünlü ve melankolik şiirlerinden. Neydi onu bu karanlığa gark eden ya da kimlerdi? HÜSRAN Ben böyle bakıp durmayacaktım, dili bağlı, İslam'ı uyandırmak için haykıracaktım. Gür hisli, gür imanlı beyinler coşar ancak, Ben zaten uzunboylu düşünmekten uzaktım! Haykır! 'Kime, lâkin? Hani sâhibleri yurdun? Ellerdi yatanlar, sağa baktım, sola baktım; Feryâdımı artık boğarak, naş'ını tuttum, Bin parça edip şi'rime gömdüm de bıraktım. Seller gibi vâdîyi enînim saracakken, Hiç çağlamadan, gizli inen yaş gibi aktım. Yoktur elemimden şu sağır kubbede bir iz; İnler '

Rastgele

Değerlendirenler

Kim terörist?

Kim terörist?

Misafirler